DHB’yle ilgili genel bilgiyle başlayayım. DHB aslında dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğu tanı adı yanlış. Tanı adı yanlış. Hani öyle söyleyeyim. Mesela şey değil. dikkat eksikliği diye bir şey yok aslında. Yani zevkli konularda, hoşuna giden konularda dikkat eksikliği yaşamıyorlar. Hatta fazladan dikkatleri hatta hiperfokus olabiliyorlar. Ama görev ve sorumluluklar konusunda hipofokus oluyorlar, dikkat dağınıklığı oluyor, kendilerini ona veremiyorlar. Aslında bu dikkat yönetim bozukluğu bu. Eee peki sadece dikkatse sadece dikkat düzeltince her şeyi verelim dikkat ilaçlarını her şeyi düzeliversin. Öyle değil işte. Bu mesela bana eee fili tarif et desen biri hortumunu tutsa filin der ki yumuşak, epey içinde kas var. Bayağı esnek, fleksibil bir şey. Eee fil bundan ibaret olsa doğru. Ama filin aynı zamanda ayağı var. Kuyruğu var. Kulakları var, kocaman bir vücudu var. Şimdi eee filin adını sadece hortuma dayanarak hortumdaki eee hortumundan dolayı muzdaripsek ve hortumunla ilgileniyorsak adına filin adını hortum deriz ama fili ifade etmiş olmayız. Filin bir parçasını ifade etmiş oluruz. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu tanısı aslında dikkat ve aktivite bozukluğudur. Dikkat ve aktivite bozukluğu bu. Ya hiperaktif olur ya hipogok aktif olur. Yani Bezgin Bekir kılını kıpırdatmayacak böyle şekilde böyle hani hiç hani böyle galesiz derler ya hani böyle ifade halisiz gözüken aslında çok kanlı. Ama çok tatmaz gözüken bir eee profilde çizebiliyorlar. Çok aşırı aktif de olabiliyorlar. Veya hoşuna giden şeylerde aşırı hiperfokus olup dünya ifası duymayabilirler. Görev ve sorumluluklar konusunda da ne ne yapar, ne eder? Dikkatli bir yerde toplayamazlar. Dikkat nerede gerekir? Böyle görev ve sorumluluk dikkati işte. Işini seviyorsa bu insanlar işini seviyorsa o zaman dikkat sorunu yaşamıyorlar. Demek ki THB’lilerin en genel anlamda işlerinde başarılı oluyorlarsa veya olabilmeler için sevdiği meslekler yapmaları da tavsiye ediyoruz. Şimdi durum böyle olunca o zaman herkese değişik öneri yapmak gerekiyor. Yani adı dikkat ve istihbaratta bozukluğu olmasına rağmen bu tanı ııı hani tanımlama olarak isimlendirme olarak doğru bir tanımlama değil. Dikkat ve aktivite bozukluğu daha doğru bir tanım. Ama belirtileri sadece dikkat üzerinden gitmediği için de yönetici fonksiyonlarda sorun olduğu için de eee o zaman hayatın tüm alanına yansıyan belirtileri olabiliyor. Buradan ilk sorudan başlayalım. Hocam on yaşında oğlum. Dikkat eksili tanısı konulmuştu. Ilaçları düzenli veriyorum ama yine de yeterli alamıyoruz. Derslerde çok zorluk çekiyor. Dikkat eksikliği ilaçları üç dört parça arkadaşlar. Türkiye’de olanlar bir stümülam var. Stümülamlardan sadece Türkiye’de. Metilfendat var. Onun da üç tane formu var. İçinde metil fendatlar dört saat etkili. Bir iki net formu var. Başka firmanın o da sekiz saat etkili. Konserta formu var. Yani içindeki madde. Metilfendat on iki saat etkili. Bunu ihtiyaca göre, kişiye göre doktorlarımız, meslektaşlarımız ayarlama yapıyorlar bir. Ama dikkat eksikliği de böyle eee şöyle bir rahatsızlık da değil. Tanımsal gereği olarak yani mesela bir insan ya kanserde ya değildir. Değil mi? Hani bir insan biraz kanser olmaz. Ama biraz DHB olur. Biraz DHB olur. Böyle olunca bir de bu hastalık değil bozukluk. Şimdi hastalık demek tıbben nedeni net belli olan bir şey demektir. Tedavisini buluruz ya da bulamayız ya da kısmen bulabiliriz. Mesela kanser sonuç olarak net tanımı vardır. Bir insan ya kanserdir ya değildir. Sorulara bakarak da cevaplarımı yönlendiriyorum. Eee arkadaşlar. Şimdi dikkat eksikliği, iparette bozukluğu bir kimsede var mı? Dikkati ne kadar bozuk? Bu hayatını aksatıyor. Hayatını aksatmıyorsa şimdi o çok ilgilendirmiyor bizi. Bize de gelmesine gerek yok. Zaten gelmez zaten. Millet de bize gelmek için can atmıyor zaten. Yardım isteme için de can atmıyor. Ama eğitimden koparsa bir insan dikkatsizlik ve dikkati toplumu güçlüğü nedeniyle veya ipar aktivite yönüyle veya davranış bozukluğu eğitimden koptuğunda başına gelecek hiç iyi şeyler değil. Nereden çıkartıyoruz bunu? Bundan bin yıl önce beş yüz yıl önce yaşıyor olsaydık dikkat eksikliği olan insanlar çok da problem yaşamazdı. Tarım toplumunda çok büyük problemi yaşamaz bunlar. Ama sanayi toplumunda ve şimdi bilgi toplumu olduğunda bilgisizlik fakirliği, fakirlik, bilgisizliği, eğitimsizlik fakirliği, fakirlik eğitimsizliği arası çok doğrusal bir ilişki olduğunda bilgiye ulaşamayan veya erişimde kısıtlık olan veya herhangi bir sıkıntı problem nedeniyle bilgiye erişemeyen insanlarda dikkat eksik ve bu insanlar eğitimden uzak kalacaklar ve dolayısıyla toplumsal alsınlara itilecekler. Bu hani Allah’ın emri değil iki artıki dörtü derkede öyle yapmıyor yani. Iyi bir çevresel destek sistemi veya dikkat eksikliğinin şiddetine göre daha az ya da daha fazla olmasına göre öğretmenlerin okul çevresinin desteğine göre veya toplumdaki sosyal devlet olma veya olmamayla ilgili bir çok eee kriter işin içine karıştığında eee yani kınni etkiliyor. Şimdi buyrunca eee kime eee herkese ilaç vermek zorunda mıyız? Demiş bir dinleyicimiz. Mustafa Enes Bey. Herkese ilaç vermek zorunda değiliz. Çok ileri düzeyde olanlara, davranış bozukluğu olanlara, hayatını aksatanlara doktor öneriyorsa ilaç veriyoruz. Peki sadece ilaç yeterli mi tedavide değil. En etkili ilaçları stimülemler var. Atomüksetim var. Veya gıda tatbiyeleri var. Hayatın düzenlenmesi var. Biyolojik hikmenin düzenlenmesi var. Sosyal ritmin düzenlenmesi var. Aile sosyal çevresinin düzenlenmesi var. Okulun eee eğitim eee ortamının düzenlenmesi var. Hepsi komple hatta yediğinizde diyete kadar her şey önemi arz ediyor. Bunlar mesela aceleci, heyecanlı, sabırsız, fevri isim veriyor, öfke patlamaları var, tutturuyorlar filan hani böyle. Böyle gidiyorlar ama aynı zamanda çok şekerli şeyler çok yiyorlar. Nerede? Faydası gıda var. Allah’ın emri çok istiyorlar yani. Nerede böyle fabrikasyon ürün var, ona atlıyorlar. Nerede doğal ürün var, onlar da kaçıyorlar çocukken. Eee bir grubu çok hızlı yiyor. Bir grubu da tamamen iştahsız bir grupta var. Bir grubu sadece sabah iştahsız, sabah kalkar kalkmaz bir iki saat bir şey yiyemiyor ama yatarak kadar böyle bir şeyle atıştırıyor. Ama her yerde faydası şey var, uğraştırıyor. Bir grubu gerçekten yani eee yemeğe karşı böyle bir ilgi az. Bir grupta çok fazla yiyor. Çok hızlı yiyor. Bir grupta böyle. Eee şimdi böyle hepsine birden tek bir çözüm, tek bir şey söyleyemiyoruz. Onun için bizim önerilerimiz çoğunlukla terzi dikim önerilerdir, konfeksiyon değildir yani. Söz herkese iyidir ama genel ana hatları bilinir. Ana hat ne diye sorarsanız mesela eee bir biyolojik ritmi düzenleyeceğiz. Yani geceleri sabaha kadar yok efendim ben gece çalışıyorum, bay gündüz yapamıyorum, bay şöyle bay ver efendim yok. Fabrika ayarları insanın gece uyumasına göre ayarlanmıştır. Efendim gece de rahat rahat ders çalışmış, sana ilaç verir mi? Günlük de çalış. Çünkü gece sadece uyku tembel bir tembellik sadece uyumuna hiçbir şey yapılmayan bir şey değildir. Bir beyin bütün onarım işlerini, vücut, bütün onarıma, anabolizan işleri uyku da yapıyor. Yani öğrendiğimiz bir şey uyuyamazsanız kayıtlayamıyorsunuz. Yani bilgisayar yazıp yazıp kayda basmadan çıkmak gibi bir şey bu. Yarın girdiğinizde o dosyayı bulamıyorsunuz. Onun gibi gündüz öğrendiğiniz şeyleri gece uyku olması lazım, REM dönemi olması lazım. Eee sadece bundan da değil. Mesela beynin yeterince sulanabilmesi için yani kanla beslenebilmesi için kalp ve beynin aynı düzende olması gerekiyor. Etrafın karanlık olması gerekiyor, melatonin salınabilsin. Kalp ve beynin aynı ortamda olması gerekiyor. Kaslarını hareket etmemesi lazım ki ısı belli bir derece bir derece kadar düşük olması gerekiyor. Ve sonunumun bellirliğinin de olması gerekiyor. Beynin yeterince kanlanması, kana doyması hani toprağın suya doyması gibi olması gerekiyor. O ara bütün anabolizan işler yapıyor. Kortizol pik yapıyor. Dokunmuyor. Bir miktar düşüyor. Tavan seviyelerde gidiyor. Melatonin pik yapıyor. Sadece tespit edebildiğimiz bunlar. Bir alay. Nörokimyasal madde var. Onlarca, yüzlerce. Test edildiğimiz bu kadar, edemediğimiz kiminle kadar. Yani onun için gece ortamın karanlık olması gerekiyor. Bakın ışık açarak uyuduğunuzda melatonin pik yapmıyor. Melatonin bilinen en kuvvetli o antoksidan madde. Yani gündüz uyuyunca da salınmıyor. Bu gece ışığı açarsanız o zaman da salınmıyor. Işte melatonin eksikliği yani. Yani vücudu koruyan en çok antoksidan maddeyi almamış oluyorsunuz yani bozucu faktörlerden birisi bu. Onun için biyolojik ritmi düzenlemek çok önemli. Biyolotin düzenlenmeden sosyal ritim düzenlenmez. Mesela diyebilirler bir genel bir görüntü. Işte sabaha kadar oyun oynuyorlar, bir şeyler yapıyorlar, işlerle, ders çalışıyorlar, filan diyorlar, mazeret ders oluyor, arda oyun boyun. Kaptırıp gidiyorlar. Bu hani öyle zor bir şey ki bu. Öyle zor bir şey ki Onun için hani biyolojik bir düzene sokmadan sosyal ritmini düzene sokmanız mümkün değil. Yani geceleri sabaha kadar uyumayarak meslekte başarılı olan meslek dalı herhalde gece bekçilerdir. Başarılı denmez onu görevdir yani o da. Herhalde konsomatistler filan da geceleri sanatlarını icra ediyorlar. Yani gece uyulması gereken bir vakittir. Özellikle on iki beş arası biraz daha genişletilseniz on bir altı arası mutlaka uykuda olunması gereken vakitte. Uyumasa bile etrafın karanlık, gözleri kapalı ve yatar pozisyonda olmanız gerekiyor. E şimdi uykudan kırk dığınızda ha yani bir binde bir defa sabaha kadar sınavda çalışmanız gerekmiş olabilir de hani öğrenciliğin bir döneminde bir iki günü olabilir. Ama hayatın akışını yani bugün bayram öbür gün seyran, vay dostum ya da arkadaşın gitti öbür gün filan bugün bayram. Hani hele hele evde düzen tertip olmalı, disiplin olmalı ki. Ve bunun dışına kimse çıkamamalı yani. Yani bir ebeveyn bana dese ki e gece evde iki de içten eve geldi. Eve iki de gelmiş bir baba. Ben o adama sorarım. Niye iki de içten geldi? Ikiye kadar çalışman gerçekten gerekli miydi? Bir görevdir, bir nöbettir, bir bilmem ne de zorunluluk olmuştur. Tamam. Ikiye kadar sohbette niye gezdin? Bunu ailesinin açıklaması gerekiyor o ebeveynin. Yani babanın da annenin de yani. E şimdi babaanne eee yapamadığı bir şeyi çocuk ben iki de eve geleceğim dediğinde hangi yaşta olursa olsun iki de eve gelinmez ya. Böyle bir şey böyle bir kavram yok yani. Hani bu popüler kültürün de etkisiyle böyle bir eee böyle insan gece bir iki de eve gelirim, üç de giderim. Orada onunla kaldım, burada bununla kaldım. Hayır efendim, her ebeveyn çocuğunu on sekiz yaşına kadar mutlak yirmi iki yaşına kadar görevcili olarak yani kendi evi okulu bitirip de meslek sahibi olup da ekonomik bağımızı elde edene kadar yani ebeveynin gözetimi şarttır. Ama yaş küçükken daha fazla yaş büyümeyince daha az olarak olarak ebeveyn denetimi gözetlemesi şarttır. Yani çocuk on beş yaşında eve gelmemiş, ebeveyn nerede? Arkadaşlarımla kaldım. Ya kimde kaldın? Nerede kaldın? Ne yaptı bu çocuk sabaha kadar? Kimde neler yaptı biliyor musunuz yani? Sonra davranış bozukluğu yanlış işle karşımıza geliyor. Biz bu insanlara nasıl yardımcı olacağız yani? Yani bu sadece DHB bağlamında davranış bozuklukların çoğu üzerinde de bunlar var. Ve şanssız tarafı şu, DHB genetik bir bozukluktur yani. Genetik geçici oranı çok yüksektir. Çocuklarda DHB varsa ebeveynlerde de var. E onlarda da dikkat sorunu var. Onlarda da olmaya da olamama sorunları var. Böyle olunca hani işimiz gerçekten zorlaşıyor. Hani DHB çocuğa, DHB olmayan ebeveyn anne baba büyütüyor olsa bir miktar daha avantaj olacak. Böyle bir de bu hani teknik olarak mümkün olmadığına göre herkes kendi anne babası yanında gelmek durumunda olduğuna göre öyle gerekli olduğuna göre o zaman ebeveynlerin dikkati çok önemli. Ebeveynleri bu işleri ııı önemsemesi çok önemli. Ebeveynler de kendileri de disipline olmalılar. Yani kendinizi disipline etmeden çocuğunuzdan disiplin bekleyemezsiniz. Çocuk ders çalışacak. Zaten zor oturuyor, zor dikkatini topluyor çocuk. E çocuk ders gibi aktiviteyle uğraşırken evde cumburcu madalutları televizyon video izliyorsanız bu çocuk uyumaz zaten. Uyamaz zaten zor topluyor. Dikkatini. Yani ev ev dediğinizde ya çocuk yapmayacaksınız. Ya çocuk yapmayacağız. Yapıyorsak da sorumluluğumuz üzerimize alacağız. Yaptıysak da böyle çocuklar bize yalvarlar bizi yapın falan diye biz oturup bilerek isteyerek yaptık. Ya da bilerek isteyerek yapmadıysak da çocuğun bir suçu yok bunda. Çocukların bir suçu yok. O zaman herkes sorumluluğunun üzerine alacak. Ses yok diyorsunuz arkadaşlar. Ben bilemedim. Yani. Hocam ses var. Hiçbir problem yok. Muhtemelen arkadaşlar ses ayarlarını açmamışlardır. Ben şimdi chat kısmına yazıyorum nasıl açabileceklerini. Evet. Şimdi DHB’de arkadaşlar dört tane alt grup var. Bir hiperaktivite baskın tipi. Kedikkat eksikliği baskın tip. Mixtip mixtibimiz de dürtüsellik de olabilir. Bir de sluggish kognitif tempo dediğimiz çok az ııı hareketli olmayan neredeyse bezgin bekir tipi böyle. Hani gamsız gibi gözüken aslında çok gamla. Çok takmıyormuş gibi gözüken çok takan insanlar. Bir tip bu da çok alt. Yüzde beş kadar bir grup bu. Bunlar çok kilolu. Yani böyle gamsız gibi gözüken böyle nerede tembel uyuşup falan denilen ama aslında temin temelinde dikkat eksikliği var. Kızlar ve erkekler de fark edebiliyor. Kızlar da dikkat eksikliği baskın tip daha fazla. Kızlar daha böyle fark edilmezler. Dersin başında dört saat otururlar, iki saat verim alırlar. Böyle bir soru da vardı. Biraz önce. Işte ııı çocuğum çok çalışıyor ama az verim alıyor diye veya dersini yükseltemiyor da. Bu şunun dikkatine mutlaka baktırmak lazım. Şimdi ııı bir burada hani testler var. Işte bir çok test var arkadaşlar. Testler yüzde yüz tanı koydurucu değildir. Tanıyı klinik muayeneyle koyarız. Testlerde sınır gibi gözüken bir şey klinik muayeneden net bir şekilde ortaya çıkabilirdi arkadaşlar. Onun için hani böyle testte temiz çıktı değil yok zannettiğim mutlaka klinik muayenesini yaptırdı. Çünkü ııı çocukların bilgisayarla ııı oyunlarla çok iyi falansa testlerde böyle nispeten daha iyi performans gösterebiliyorlar. Bilgisayarla üzerinde yapılan testlerde. Bunlar mutlaka klinik muayeneyle doğrulatılması lazım. Testler tabii ki önemli. Elimizde objektif veri sunuyor. Yani sana göre bana göresi biraz azalıyor. Çocuklar ayağımıza zemine basıyoruz. Çocuklara kolay bir ilaç veriyoruz ya. Ilaç dediğimiz şey de bu hani vitamin bile olsa çok fazla veremiyoruz yani. Değil mi? Yani onun için hani ilaç da verdiğimize göre mutlaka doktor önermesi gerekmektir arkadaşlar. Ilaç konusunda doz konusunda mutlaka doktor önerisi çocuk psikiyatrisinin önerisi gerekiyor. Eee yetişkinlerde yetişkin psikiyatrisinin önerisi gerekiyor. Onun için eee böyle hani sorularda da var. Eee Anne ve güvenme kızlarını taşlarıyla tanımlayabilirim. Evet. Ha bu özgür yetiştirme ve popüler kültürün etkisi yani ben toplum olarak bunu yanlış anlıyoruz gibi geliyor arkadaşlar. Yani böyle hiçbir şey sormama. Onlara böyle efendim bunalım takılmalarına aşırı izin verme. Kafalarına göre davranma. Böyle bir şey yok. Bakın şöyle bir şey var. Bir toplumda haklar ve normal bir toplumda haklar ve sorumluluklar başa baş gider. Yani bir insan haklarını istiyorsa sorumluluklarını yerine getirmelidir. Bu yetişkinler için de değil. Fark etmez. Çocuklar için de. Fark etmez. Onun için hani haklarını talep etme konusunda bunlar çok ısrarcıdırlar. Yani on yaşındaki çocuk otuz yaşındaki bir talepte bulunur. Ama sorumluluğu istenmeye gelince üç yaşındaki çocuk gibi. Yirmi yaşındaki birisi haklarını talep ederken kırk yaşındaki gibi sorumluluktan üstlenirken on yaşındaki gibi. Olmaz. Ikisinin uyumlu olması gerekir. Yaşına uygun inisiyatif alma ve sorumluluk üstlenme konusunda teşvik edilmesi gerekir. Ve bu bu konuda ciddi gayret gösterilmesi gerekir. Ben soruları ve konuşmamı burada akan sorulara göre de yapmaya çalışıyorum. Yedi yaş önce ilaç kullanmak psikiyatrisi öneriyorsa çocuk psikiyatrisi öneriyorsa kesinlikle onun önermesi şartıyla. Balık yağ önemli mi? Kesinlikle önemli. Balık yağ beynini besleyen bir şeydir. Kesinlikle önemli. Yani ek tedavi olarak tedaviye destek olarak kesinlikle çok önemli ama ilacın yerini hiçbir şey tutmaz. Bir bu neden şu var. Bu rahatsızlığın üç yaşındaki, beş yaşındaki, on yaşındaki, yirmi yaşındaki, otuz yaşındaki, kırk yaşındaki, elli yaşındaki, altmış yaşındaki, yirmi yaşındaki, otuz yaşındaki, kırk yaşındaki karşılaştığı sorunlar da farklı. O sorunlara göre bazen ilacı öncereyip bazı dönemlerde ilacı ikinci plana gitmemiz de gerekebilir. Eğitim döneminde mecburen ilacı öncelemek zorunda kalabiliyoruz yani. Çünkü eğitimdeki kayıbı telafi etmek mümkün değil. Veya çocuğun gelişim döneminde ilacı hani böyle bir büyüme dönemlerinde ilacı çok zor kalmadıkça geri durmaya çalışıyoruz. Sebebi ne? Büyüme dönemi çünkü. Ilaçların bir kısmını işte hani iştah kesmesi yönüyle boyu kısaltabilir mi? Kısaltmış mıdır? Literatürde bunun yönünde eee desteği olumlu bildirimler de var. Onun için böyle hani böyle önümüze gelene ilaç çaya çorbaya ilaç da diyemiyoruz yani. Onun için eee eee yirmi beş yaşından sonra italim konserde kullanmak ne kadar doğru? Iıı şöyle efendim. Iıı eksekütif fonksiyon dediğimiz yönetici fonksiyonlarda ciddi sorun varsa yirmi beşinde değil ellisinde olmadı. Yetmişinde bile kullandır. Ama doktor önermesiyle kendisi kullandığı için değil. Kendisi kullanmayı istediği için değil. Ne kadar doğru cümlesi? Doktor önerdiği sürece doğru diye cevaplayayım. Bazı hastalarım var. Benim danışanlarım var. Ilaçı alınca performans acayip. Ilaçı kesince tap yapıyor. Yani dip yapıyor. Kendisi söylüyor. Ben bunu bırakınca işim götüremem hocam. Diyor işlerimi yürütemiyorum diyor yani. Ama şu dozda ama bu dozda gerekiyor. Ama sadece ilacı yüklenmemek gerekiyor. Mesela günlük mesela bugün çocuk yaşlısı grubunda özellikle fiziksel egzersiz neredeyse ilaç kadar etkili bulundu yani. Bakın neredeyse ilaç kadar etkili. E durum böyleyken yani çocuk hiçbir eee egzersiz, spor eee aktivitesini yöneltmeden ilaçla ilaçla giretmenin bir anlamı da yok. Yani mesela ben eee özellikle bir geniş bir gelişen yaş grubunda bir müzik aleti ve bir spor dalını yani ilaç gibi öneriyorum. Çünkü müzik aleti ve spor dalı bir enerjisini atabilme ikincisi yani araştırmalarla ispatlanmış bir şey. Çok etkili. Neredeyse ilaç kadar etkili. Spor. Düzenli bir spor. Ben orada diyorum ki ona hatta şey olarak öneriyorum. Eee lisansta olacak kadar neredeyse bir spor da ama DHB’lilerin genelde maymun iştahları var da diyorsun. Altı ay basket, altı ay futbol, altı ay eee karate filan gibi böyle daldan dala atlamak yok diyorum. Bir spor dalında ısrar. Bir tanesini seçecek ama orada ısrar olacak. Neredeyse serpil kalacak. Ha bir müzik aleti. Işte onlar biliyorsunuz bir flört çalabilir bir saz çalası bir ııı caz çalası bir gitar gitar o şey yapılırsa bir trampet çalası gelir. Öyle değil efendim. Bir tanesinin seçmesini sağlayacağız. Ve onda ısrar edecek bir derinleşecek. Önce DHB’liler bu ergenlik yaşına kadar falan böyle üzeri hiperaktif kurulu çok özgüvenli falan zannedilir böyle. Hani her taraf hareketli, yakar yıkar toplum, vallahi pek dinlemez falan çok girişken çok özgüvenli falan zannedilir. Sonra hayatta başarısız ola ola, ya arkadaşlar da geri kara kala, hayatın terbiyesi yani hayat terbiye edenler, hayat onları iyi bir döver. Bir zaman sonra yavaş yavaş sosyal fobi başlardılar. Çekiniklik. Dışarıdan çok özgüvenli bir görüntü vermelerden ama içeride kendilerine güven hastalığı vardır. Ve geri çekilmeler başlar ve sosyal fobiye kadar giden bir çizgi izlemeye başlarlar. Bu kadar hareketli, bu kadar ııı yerinde duramamı olduğu için bunlar fiziksel şiddete de hatta cinsel tacize de çok maruz kalırlar. Özellikle kız çocukları, öl büyümüşte küçülmüş edalarıyla falan ortalıkta çok dolaştıkları çok büyümüş büyümüş dolaştıkları için cinsel tacize de erkek çocuklar da dahil buna çok maruz kalıyorlar. Yani yetişkinlerle ben yıllardır uğraştığım için biliyorum. Yani kendileri hiç kimseye söyleyemeyip deyip söyledikleri en azından tacize tecavüz olmasını çok uğradıklarını biliyoruz. Bir de kız çocukları mesela genelde kızlar hani böyle yaşlarından beş yaş büyütmüş gibi süslenme süslenme böyle etave tavırlarla dolaştıkları için en azından kendilerine beş yaş büyüklerine de on yaş büyüklerine radarla giriyorlar. Hani kendi yaşıtlarıyla arkadaş olsa gene o kadar önemli değil de. Kendilerine beş on yaş büyük birileriyle arkadaşlık ettiklerinde beş beş on yaş büyük insanların ya da kendilerine beş on yaş büyük ııı ne diyeyim? Iıı yanlış taleplerine karşı koyamıyorlar. O kadar olgun olmadıkları için çok zarar görüyorlar bu ilişkilerde. Onun için hani ııı o süslenmişse püslenmiş eee büyümüşte küçülmüş edarlarıyla ııı ortalıkta dolaşmaları yedi sınıf çocuğun on iki yaşındaki on iki sınıf çocuklarla oturup kalkması filan çok yanlış sonuçlar doğurabiliyor. Çünkü o eee savunmasız oluyor onların yanında. Ve birçok ııı zarar görebiliyor. Yoga ve meditasyon önemli ve yetişkinler için oldukça çok önemli. Çocuklar için bir şey diyemem ama yetişkinler için çok önemli. Eee çok oturamıyor, arkadaşı edinmede zorlanıyor arkadaşlar o eee yerinde duramamayı kıpır kıpırlık davranış bozukluğuna eee işte zembereği boşalmış gibi eee yaşama birçok travmaya, trafik kazasına dikkatsizlik, sakarlıkla başını gözünü yarmaya kadar giden eee bir noktaya doğru ilerliyor. Eee onun için ilaç tedavisinden kaçınalım derken çocuğun eee kazalara maruz kalmasına, trafik kazasına maruz kalmasına ya eee tedavisinde ilaçtan kaçayım kaçayım derken eee işte bu uyuşturucuya, alkole, sigarayla başlayan çizgide uyuşturucu alkole çok erken yaşta tanışıyor. Bunlarla çok çabuk kanun bağımlı oluveriyorlar. Eee bir bir cahil cesaretle buduyor. Yani böyle bir aşırı bir özgüven, nasihat dinlememe, söz dinlememe, tabii ders çalışarak dikkat çekemediği gibi okulda başarı olarak dikkat çekemediği için yaramazlıkla, haylazlıkla dikkat çekiyor. Ilgiyi haylazlıkla, dayak yiyerek bile olsa toplum kurallarını dışlayarak bile olsa dikkat çekiyorlar. Bu da hayatlarını eee çok kötü etkiliyor yani. Dokuz yaşındaki dürtüsel vurma ilaç kullanıyoruz. Bazen soruyor. Bir anne olarak neden psikiyatriye gittiğinde neden ilaç kullandığını ona nasıl anlatmalıyım? Şöyle diyebiliriz sadece ergenliği atlatana kadar buna ihtiyaç duyuyormuşuz denebilir arkadaşlar. Ergen zaten bunların nöronel gelişimleri yirmi beş yaşına geldiğinde ortalama yaşıtlarıyla eşit hale geliyor. Normalde yaşıtlarından üç yıl daha nöronel gelişimleri yavaş olduğu biliniyor bugün. Bu yirmi beş yaşında normalde yaklaştığı söyleniyor. Ne düşünüyorsunuz? Ekonomik durumunuz müsaitse buna ödediğiniz para sizi çok sarsmayacaksa tavsiye ederim kesinlikle. Veya benzeri ııı ııı şeyleri tavsiye ederim. Çünkü bu nihayetinde her bir tedavi bir ilgi üzerine yoğunlaşma oluyor. Ve bu çocuklar da zaten ilgi isteyen çocuklar. Mutlaka şu ya da bu ölçüde faydası olur. Hani verdiğiniz ııı harcadığınız paraya değer mi kaynak? Imkanınız varsa mutlaka ama imkanınız yoksa da böyle yakıp yıkacağınıza oturup çocuğu dizinize oturtun. Küçükken çok sevin. Ilgilenin. Gözün içine bakarak konuşun. Derslerini beraber yapın. Mesela bu bile birçok şey yani şeyi çözüverir. Ama çocukları ııı genelde ııı isteklerine, maddi ihtiyaçlarını karşılayıp ne istedilerse aldı deyip kurtulmak yetişkinleri de işine geliyor çoğunlukla. Çünkü ııı yetişkinlikler, yetişkinler de tabii çocuğu diyebilirse ebeveynleri de şöyle ya da şöyle diyor işte DHB olduğu için. Bunlar da ııı ilgilenmekte, çocuklarına dikkatini yöneltmekte ve odaklamakta ve sürdürmekte ebeveynler de zorluk çekiyor. Sıkıntının kaynağı bir kaynağı da o zaten. Düşünce geliştirme testlerin mutlaka faydası vardır. Maliyet yararı analizi yapacaksınız arkadaşlar. Çok yüksek paralar verip de böyle bir şeyler beklemeyin yani. Hani maliyet yararı analizi her anlamda öyle. Önemli. Dört yüz elli bir hafif gerilime çıktığını yapmam lazım. Hafif gerilime. Hani herhalde gerilime derken zekada bir miktar sınırlılığı kast ediyor herhalde. Ben öyle anladım. Buradan. Dört yüz elli antipsikotikler çok net etkiliyor arkadaşlar. Hatta bir miktar iştahı da arttırdığı için çocuklarda iştah kesilmeye de iyi gelebilir. Ama dozunda ve doktorun önermesi kaydıyla ve dozuda kendinizdeyi doktorun ayarlaması kaydıyla mutlaka tavsiye ederim. Gerekli olana kesinlikle hayati derecede önemli. Bu kime gerekli? Ne kadar süre gerekli? Hangi ilaç kombinasyonları veya hangi gıda kombinasyonları veya sporla? Evet. Veya müzikle kombine etme yani bir müzik aleti. Ya kombine etme. Çalmayı öğretme, ince motor becerileri geliştiriyor falan. Koordinasyonu geliştirilmesi, masa telisi şiddetle tavsiye ederim. Çünkü göz eee beden koordinasyonunu çok iyi sağlıyor. Zamanlamayı, timingi çok güzel sağlayabiliyor mesela. Iıı bu çocuklar zaten testlerde ııı bilgisayar oyunlarında falan çok iyiler böyle. Oradaki timingleri falan çok iyi ama hayat öyle değil işte. Bunların YouTube videoları iki sıfırla yaşıyorlar. Ya da bir yetmiş beşle yaşıyorlar. Normal hayat birle gittiği için bunlar bir yetmiş beşi iki hızla yaşadıkları için muazzam hatalar ve muazzam dikkatçilikler mukazzam muazzam sakarlıklar yapıyorlar. Iksin İsperda’yla ııı işte efendim ııı riteline beraber konulmak sıkıntı oluşturmaz. Gerekli doktor verdiyse kesinlikle gerekli olacağı için vermiştir. Hiç çekinmeyin. Çocukluğunda DHB tanısı konulmuş, ilaç kullanmış ve ilerleyen yaşlarda devam eden, odaklanma sorunu yaşayan ve sürekli aklımdan farklı düşünceler geçiyor diyen bir danışan için neler önerilebilir? Mesela daha geçen hafta bir kızını görmüştüm bir danışanımın. Çok zeki bir çocuk. Iki fakülte birden okuyor ama dikkat eksikliği var çocuğun. Ama iki fakülte birden okuyor yani böyle. Çok zeki bir çocuk. Sonra onunla konuşurken erkek kardeşinin de olabileceğini erkek kardeşinin geldiği onda da vardı. E böyle olsa ebeveynlerde de vardır filan. Ebeveynler de geldi. Ebeveynin her ikisinde de var. Ebeveynlerde ilaç başladığında hanımefendi şunu dedi. Ya dünya varmış dedi yani. Bu yaşıma kadar geldim. Beşe. Beş civarındadır herhalde yanlış hatırlamıyorsam. Dinginlik diye bir şey varmış dedi ya. Böyle. Çamların arasında dolaşıyorum dedi. Çok farklı geldi bana dedi. Böyle bir dinginlik olabiliyormuş demek ki dedi yani. Sadece stimülem kullandığı için öyle. Gerekiyor arkadaşlar. Yani kullananın bilebileceği şeyi bazen tedaviden teşhise de gidiyoruz. Yani sınır vakalarda ben tek doz ritenin alıp ders çalışmasını önerebiliyorum ama sadece sınav senelerinde yapıyorum bunu. Gerçekten çok bariz fayda etse çocuk bile oo sekiz hata yaparken bir ikiye düşüyor sekiz hata. On hata üçe düşüyor mesela. E bu çocuğu sınav döneminde sınavlarda kullandırtmak gerekir. Çünkü Türkiye gibi böyle sınav başarısıyla ortalık darmadağın oldu. Şuraya gidecekken burayı hayatın aksini değiştirecek hayatın aksini iki saat üç saatlik sınavlarla belirlendiği ülkelerde. Böyle üç beş sene sonra eksik yapsın demek yani ben diyemiyorum şahsen. Türkiye’nin gerçekleri bildiğim için ben diyemiyorum. Tabii herkes kendi diyecek bunun nihayetinde. Çocukların tek oturulması doğru mu? Bazılarının tek oturulması doğru. Ama hepsini değil. Bunlara bir de şey diyor. Hepsi özel eğitim almalı mı? Hayır. Hepsi özel eğitim almalı. Sekans yerinde olan hiçbir çocuğa özel eğitim önermiyoruz. Özel eğitim sınıflarına falan. Hayır hayır bunları önermiyoruz efendim. Çocuk psikiyatristleri önermiyorlar. Ben de literatür kaynaklı olarak önermiyorum. Mutlaka çocuk psikiyatristi diyorsa tamam bir şey diyemeyiz ona. O demeden asla kabul etmeyiz. Hiperaktiflikte solup ayakta durmak istememesi neden olur hocam? Yürümek veya sabit ayakta durmak çok istemiyor. Ben şey yapamadım. Hiperaktiflikte solup ayakta durmak istememesi neden olur? Yürümek veya sabit ayakta durmak istemiyor. Ya yapmak istiyor ya çok hareket etmek istiyor. Ben öyle anladım herhalde. Mesela bir kısmı yerinde durma. Ders çalışırken birbirlerine ayağını sallar. Oturur da ya da ayağını sallar. Elini kalem alır, kalem atar. Yani müzik dinler, müziksiz ders çalışamaz falan. Bir ritim tutturur falan bir şekilde. Dikkatini yolunu başlatabilmek için böyle yapıyorlar. Konserlerle vitaminin farkını söylemiştim. Konserde on iki saat etkili. Dört saat etkili ama içindeki madde aynı. Konserde bir teknolojiyle kaplamışlar. Yani o yavaş sanımını yapmışlar. DHB’li bir çocukta ders çalışmanın nasıl olmalı? Vallahi evde her şey disiplinli olmalı. Ev yurt gibi olmalı. Hele birkaç çocuk üçka üç üç çocuk var. Bir çocuktan bir de dikkat etsi varsa diğerinde şu ya da bu ölçüde mutlaka vardır. O zaman o ev yurt gibi olacak. Yani nasıl yurt gibi derken niye kastediyorum? Her şey disiplin olacak. Yeme saati, yatma saati, kalkma saati, ders çalışma saati. Her şey net olacak. Yok bayramdı, seyrandı, nene geldi, dede gitti falan. Böyle gece bugün oynasın, öbür gün yoksa. Yok efendim, biyolojik ritim ve sosyal ritim evde kural olmalı. Herkes ona uyurmalı. Onları çabuk uyanlar ve daha rahat götürürler. Işte telefonla veya cep telefonuyla meşgul olmanın hafta içi son saatleri belli olmalı. Her sınıfta farklı tabii. Lise bir, lise iki, lise üç, lise dört, orta bir, orta iki, orta üç, lise bir. Bir kere temel kural şu, ödevini bitirmeden hiç kimse telefonunun başına geçemez. Oyunun başına geçemez. Bu bir. O bittikten sonra işte belli. Ebeveynlerin, öğretmenleriyle oturup karar verdikleri hafta geçer, hafta sonu ayrı ayrı olmak üzere belli saatte. Ve bir saat bittikten sonra da çocuğun elinden almayacaksınız telefonu. Çocuk yeteri kendi verecek. Elini almaya başladığınızda sorumluluk. Hemen hoş çıkıyor zaten. Şöyle yapacaksın mesela anlaştığınız bir saat. Ödevlerini bitirttikten sonra bir saat. Ebeveynler yarım saat geçtikten sonra evladım yarım saat kaldı. On dakika geçtikten sonra yirmi dakika kaldı. On dakika kaldı. Beş dakika kaldı. Ve çocuk onu aslı bir yönde hazırlıyor. Sonra getirip vermeli bekliyorum. Değil mi? Ve elinden almalı. O getirip kendi versin. Ama tam dakika bitti. Bir saat oturup elinden aldığınızda cıngar çıkıyor. Tecrübelerle sabittir. Isterseniz de değil. Zaten denemişsinizdir. Benim hormon içerikte dikkatli anlıklara odaklanma sorunum var. Derslerimde çok çalıştığı halde hiç. Notlar istediği gibi soruşturmamıyor. İlaç kullanmıyorum. Sadece vitamin ve balık yağ takviyesi kullanıyorum. Çok zeki ama onun derslerini sıra sıra kullanamıyorum. Mutlaka çocuk psikiyatriyi götürün arkadaşlar. On üç yaşında bir çocuk. Çocuğa kötülük etmeyin. Dolayısıyla kendinize de kötülük etmeyin. Ya bir insanın gözlüğü bozuksa gözü bozuksa üç numara ben buna gözü tuttattım hoca. Gözü rejimde uğraşıyor musunuz? Uğraşmıyorsunuz. Bir tas sorun varsa çocuğu niye zorluyorsunuz? Hocam yedi yaşında otizmle birlikte hiperakliyotik olan öğrenci var. Eşlik eden davranış bozukluğunu ilaç kullanmıyor lakin fazla bir etkisi yok. Sınıf içerisinde neler yapabiliriz öneriniz kıymetli bizim için. Yedi yaşında otizmle birlikte hiperakliyotik tesadüken hiperakliyosinin kesinlikle tedavi edilmesi gerekir. Özellikle otizmliyse. Zaten otiz bilim dışarıdan gelen uyarlara eee açık değil. Bir de dikkat etsikliğinden dolayı daha fazla zorluğu varsa arkadaşlarımız eee soru sormazken sesleri kapatabilirsek eee eşlik eden davranım bozukluğu da varsa mutlaka bunun eee doktorun görmesi gerekir. Çocuk psikiyatrini davranım bozukluğunun tipine göre dürüstselliğe bağlı eee antipsikotik kullanması da düşük dost gerekebilir. Bu arkadaşımızın bu çocuğumuzun mutlaka görmeli. Evet. On iki yaşında kızım DHB ile üç senede ilaç kullanıyoruz. Dikkatli dürüstsellik hiperakliyotiği hepsi mevcut. Elli dört milyon ilaç konserte kullanıyoruz ama yine de yeterli olmuyor. Pek çok bütüleri kuvvetli dikkatli derslerde yeterince çalışmıyor. Sorvegen, stikulin kullansan biraz faydası olur mu? Stikulin faydası olur arkadaşlar. Iıı o sırada bir selin de eee faydası olabilir. Iıı doktorun önermesi kaydıyla konserteyle birlikte atom oksetin yani fiyasa ismi Estratera veya Attex zannediyorum. Türkiye’de var. Atom oksetin ikisi kombine de kullanılabilir. Bu hastamızda. Dürüstsellik ve hiperaktiviteyi kontrol altı altına almak için isperidon düşük doz eklenebilir. Doktorumuza mutlaka bu çocuğu danışmanızı tavsiye ederim. Dikkat güçlendirme setleri, kitap setleri var. Tavsiye ediyorum. Tabii mutlaka çok pahalı değil, olmaması kaydıyla. Çok pahalı olmaması kaydıyla tekrar söylüyorum. Çünkü orada bir sektör olmuştur. Çok pahalı gidiyor. Gerçekten çok pahalı gidiyor. Takviye olarak yeterli olur mu? Olmuyor. Gıda takviyesi dahil, hayata düzenleme dahil, okulun ııı etkisi dahil, ebeveynlerin katkısı dahil. Komple bir çalışma alanı bu arkadaşlar. Kül ortamında işlerin dikkat isteği çalışmamış altı yüzde bir danışmanım var. Önermeme ihtimalim, önerme ihtimalim yok. Ilaç dışında neler yapılabilir? Valla hani bu köyde spor yapılmayacak diye bir şey yok canım. Yani koşturabilir, top oynayabilir. Top için ekstra bir şeye gerek yok. Iıı hatta toprakla fazla haşirleşim olmasın fazla ııı serbest proje enerjisini eee azaltınca bir yorgunluk biraz tatlı bir yorgunluk çok üçte dikkat artar. Öğrenmesi de kolaylaşır. Yani çok daha negatif düşünmemek lazım. Hani ama ilgili ebeveyn şart tabii burada. Yani köyde olmasında daha çok ilgili ebeveyn varsa sorun çözüm için oldukça ııı imkan var demektir. Rehber öğretmen olarak BHB’li çocuklar, rehberinler için neler yapılabilir? Sadece psikoloji bile, BHB konusunda bilgilendirme bile sadece birçok şeyi çözüyor. Anlamış oluyor. BHB’yle ilgili ben hani diyorum ki birçok kitap var mesela ben danışanlarımla da diyoruz. Sadece bunu okumanız bile neyle karşı karşıya olduğunu anlamanızı size ııı sağladığı için birbirinize karşı daha anlayışlı olabilirsiniz. Yahu her şeyi de inadına, hızlılığına işte ya gıcıklığına yapmıyormuş, durduramıyormuş. Ya zaman zaman durduruyormuş ve zor durduruyormuş. Bunu anlamanız bile birbirinizi anlamanızı arttırdığı için kabullenmeyi arttırdığı için bir önce bir sorun da kabullenildiği için kabullenmek tedavinin başlangıcı zaten. Sorular çok akıyor arkadaşlar. Sınavlara tek kere biliyorlar bunlar. Heyet raporu alınırsa Boş yere sinirleniyorum. Tabii mesela boş yere sinirleniyor diyen arkadaşımız. Hani sadece bir tek sentomu bakıp da diyemiyorum ama sebepsizce de sinirlilik varsa algısı ete bozuluğu belirtiliyor olur. Ya sabırsızlık çok fazlaysa hani onlarda da kendilerinin bir psikiyatradan yardım alması çok faydalı olabilir. Evde neler yapabiliriz? Disiplinli bir hayat. Yurt gibi yapacağız evi. Yemek, yatış kalkış saatleri. Hepsi önemli. Polislik ve askerlik sınavına ilaçlar problem çıkarıyor mu? Arkadaşlar çıkarıyor. Yeni yönetmelik değişmiş. Bizim zamanımızda ben bundan beş yıl önce falan yok. Ama yeni yönetmelikte sorun çıkarıyor. Hani bilginiz olsun. Eee hocam dikkat eee çocuğun sınav sorununu okumuyor. Bildiği halde yapamıyor işte. Zaten parrafız sorusunu başından sonuna gider, sonuna kadar giderken gittiğinde başına oturdu, tekrar geri döner falan. Ya da aşağıdakilerde hangisi doğru değildir der. Doğrudur der. Aşık’ı. Aaa biliyordum ben bunu ya. Nasıl fark edemedim falan. Ya da soruyu cevaplar üç buzuk işaretler, beş işaretler geçer. Işte temel dikkat eksiğim, temel belirtilerler bunlar. Mesela o çocuğun dördüncü sınıfta yazı yavaş yaza ünlü harfleri atlıyor. Evet. Çok barizdir zaten. Resim çizer. Bazı organlar unutur. Yazı yazar, harfleri yutar. Bunlar yazıları böyle. Çok belli tipik dikkat eksiği belirtileri. Çok fazla soru var arkadaşlar. Takip edemiyorum. Çocuğun on bir yaşında otuz beş kilo dikkat eksikliği okulken kayboluyor soru. Hiperaktivitesi var, duygusalliği var, karşı olma karşılığında ustanısı var. E dört milyon konserde iki üç milyon reksapın kullanması rahmetli dikkat eksikliği hala var. Reksapın yerine ne olur düşünebilirler arkadaşlar ya. Reksabın zaten çocukta kilo sorunu var. Eee hani iki bin üç milyon gram reksapın yerine mesela doktorunuza rica etseniz de reksapın yerine acaba Hüsperden olabilir mi acaba denenebilir. Bu çocuğa 11 yaşında 35 kilo gerçekten sıkıntılı. Tabi bu çocuk bu kilonun yüzünü söyle. Zor götürür. Dikkat eksikliği. Tabi benim sonumlarım vardı. Burada soru cevap şeklinde olduğu için göstermedim. Ne kadar verirsiniz verin ilaçları. Hani bu çocuğa mesela bu çocuğumuza şey verebiliriz arkadaşlar. Stikolin kullanabilir bu çocuğumuz. Fosfatidin serin kullanabilir. Balık karnı şiddetle bu çocuğa tavsiye ederim. Veya bu manezum eksikliği, çinko eksikliği varsa, özellikle çinko onun mesela dikkat üzerinde çok bariz etkisi var. Bu iz metelle, iz elementlerin desteği bu çocuğumuzda en azından faydası olabilir. Üçüncü sınıftan beri takip ettiğim öğrencim soruları çok geç oldu. Mutlaka korkarak cevap veriyor. O korkuyu serokuelsiz nasıl düzeltebiliriz? Çünkü serokuel mi verilmiş? Başka bir nedenden dolayı verilmiş herhalde. Çünkü bundan dolayı serokuel verilmez hastalığa da. Mutlaka başka bir nedenden dolayı verilmiştir. Hatta sadece bu şikayetten dolayı serokuel verilebilecek mi? Örnüncü, beşinci sınıfta ilaçtır arkadaşlar. Başka bir nedenden dolayı verilmiştir mutlaka. Hocam oğlunda DHB var. Çocukların üst seviyede yaşıyor. Gülmesi de ağlaması da üst seviyede. Onu nasıl düzeltebiliriz? DHB’lerin temel özelliği zaten hep üst terden yaşıyorlar. Özellikle ergenlikler çok sıkıntılı oluyor. Bunlarla kafa kafaya gelmemek lazım arkadaşlar. Ne yapıp ne edin bunlarla kafa kafaya gelmeyin. Hele hele erkek çocuklarla kafa kafaya gelmeyin. Kızlarla da kafa kafaya gelmeyin de erkeklerle özellikle gelmeyin. Testosteron çocukları hoplatıyor. Siz de önüne çıkarsanız çocuğu yaralarsınız, çocuğu travmatize edersiniz. Yani makul bunların vicdanlarına çalışmak lazım. Mesela ben diliyle konuşmak lazım. Mesela kızdım diliyle üzüldüm, alındım. Yakıştıramadım. Beklemezdim. İncindim. Yakıştıramadım. Gibi kelimelerle ben diliyle yaklaşmak lazım bunlara. Tersine tersine gittiğinizde mutlaka sıkıntı olur. Hocam önceden o sesden sonra sicilinden kaldırılıyordu. Bu yasa değişti mi? Nol isimli bir kaldırılıyordu onu bilmiyorum. Tabii ya suç değil ki bu zaten. Sicil diye bir kelime kullanmayalım da. Tedavi kayıtlarında hani on sekiz yaşından sonra kaldırılabiliyorum da onu bilmiyorum arkadaşlar. Bir şey diyemeyeceğim ona. Ama bir doktor raporuyla şu an için ilaç tedavisi gelişti. Üç düzeyde iyileşmiştir diye aldığınızda bütün haklarını alabilmesi lazım. Ama Türkiye’de yasalar ne kadar dikkat alınıyor? Yönetmelikler ne kadar dikkat alınıyor? Anayasaya dikkat alınmıyor. Bu ülkede niye konuşacağız? Onu bile. Yani bazen sorular bile insanın cevaplarken bile şey yapıyor. Türkiye’de anayasaya dikkat eden yok. Şimdi yönetmeliğe falan kim bakacak? Tabii yönetmeliğe gelecek gücünüz yoksa yönetmelik bile, kanaat bile sizi mahveder. Gücünüz varsa anayasaya kim takar? Ülkede yakışıyoruz yani. Kusura bakmayın. Hocam kızım on iki yaşında bu testi yaptırdık. Sonuçta çıktı. Nasıl yorumlarsınız? İlaç gerekir mi? Derslere odaklanamıyor. Evet. Bu testi doktoru görsün. Muhtemelen önerir. Liporin ilacı hakkında bilgi alabilir miyim? Bu liporine bir bakmam lazım. Liporinin içinde ne var? Onu yazarsanız. Ben bir yandan şöyle bir bakayım. Liporinin içinde ne varmış diye. Her şeyi bilmemiz mümkün. Biz de Google amcaya soruyoruz. Hepinizde varsa Liporin içindekini okursanız. Liporin. Hocam Ritalin demek istemiş olabilirler mi acaba? Liporin diye bir şey var. Liporin ne işe yarar falan diyor. Liporin, P.S. Balık. Bu bir şeymiş bu. Gıda takviyesi anladığım kadarıyla. İlaç değil de bu gıda takviyesi bu. Fosfatidin senin olabilir hocam yine. Belki de o tür bir şey olabilir muhtemelen. Bir bakayım. İlaç diye bir gıda takviyesi olunca bu alan Fosfatidin senin diye içeren takviye edici gıdaymış bu arkadaşlar. Takviye edici gıdaların maliyet yararı analizi yapacağız. Bu bir sektör oldu bu. Bu da bir piyasası var. Hani gıda takviyeleri biz öneriyoruz. Ama bunda bir piyasası var. Pazar oluştu. Fiyatlandırmaları farklı. Kalitesi iyi olmak kaydeleşti. Tüt Gıda Kodeksinde olması kaydeleşti. Tarım Bakanlığı kontrol ediyor olması lazım. Ne kadar kontrol ediyor gerçekten bilmiyoruz. Ben mesela zayıflatıcı ilaç da yapıyorum. Hastamı birine verdim. Hastamın psikolojisi gelişti mesela. Yasaklanan ilaçları, dünyada yasaklanan zayıflama ilaçları var. Onları eritmişler. Bazı otların üstüne dökmüşler. Sonra da onda gıda yapıyor. Hasta berbat oluyor. Hangisini kullandığını diyoruz. Bakıyoruz içinden başka bir şey çıkıyor. Hani neresinden tutacağız? Onun için mecburen diyoruz ki ciddi markalarınkini falan. Bir alıp diyorlar. Zeytinyağı fiyatına satalım. Zeytinyağı da pahalı da. Aşçıyağı diyorum. Bu da pahalı. Bu kadar ucuz olunca, zeytin suyu yaman olur diye korkuyoruz. Gerçekten güvenilir markalara kaliteli standartlarına dikkat edenler yapmamız lazım. Madem bir şey yapacağız. Onu yapalım. Onları da fiyatlarının alım gücüyle falan artı eksi tartmamız lazım. Mesela balık yağı diyorsanız kril yağı olabilir. Balık yağının iyi markaları. En azından ucuz olmayanlara güvenilir diyebilirim. Pekala. Nezacı olanlarımız vardır içimizde. Bu işleri iyi bilenler vardır. Hani mesela bir ilacın içinden çalmıyorlarsa belli ücretin altına inmez arkadaşlar. Çalıyorlarsa iniyordur yani. O da iniyorsa. Doğru değildir yani. Bunları konuşmamamız lazım. Konuşuyor olmamamız lazım. Sağlık Bakanlığının denetlediği ilaç standart dışında, Tarım Bakanlığının ne kadar denetlediği konusunda emin değilim. Onun için ciddi firmalar gıda takviyelerini tavsiye ediyoruz. Ben şöyle sorulara bir ara ara bakacağım. Kusura bakma hepsini cevaplamam mümkün değil. Üç yaşından beri takip ettiğim öğrencim soruları çok geç ve uzun süre korkarak cevap veriyor. Bu konuyu sana okumuştum. DHB ile öğrenme güçlüğünü nasıl ayırırız? DHB ile olanların hemen hemen hepsinin öğrenme güçlüğü vardır zaten. Özel öğrenme güçlüğünü kastediyorsunuz buradan anladığım kadarıyla. Bazen özel matematik öğrenme güçlüğü olabiliyor. Veya disteksi olabiliyor arkadaşlar. DHB ile distekliğin birlikleri yüzde 60-70. O çocuk psikiyatristleri ayırıp size bazen ilaç desteğinde oyun terapileri, değişik terapileri önerebiliyorlar. Bazı çalışmaları, bazen ince el becerilerini geliştirecek şeyleri falan çocuk psikiyatristlerimiz veya çocuk psikiyatristlerimiz, çocuklar dinleyen psikologlarımız önerebiliyorlar. Bunu o arkadaşlarımıza sorsanız daha iyi cevap verirler. Öyle özel öğrenme güçlüğünü kastediyorsanız, onun için disteksiyi kastediyorsanız hepsini ayırıp olur. Mesela bilgisayar yazılımları falan da var. Mesela çocuk bir şey okuyor, yanlış okursa duruyor orada, onu kırmızı yapıyor, doğruyu okuyunca yeşile geçiyor falan. Böyle güzel programlar var. İlla da hepsi herkese özel hoca falan gerekmiyor yani. Hocam olmadığına dikkat, ilkokulda DHB tanısı konulu ilaç verildi. Ancak biz özel ders, evde kuralları ve sporla ders başarılı bir test eklemek için ilaç kullanmadık. Çok güzel. Şu an 11. sınıfı artık kendi kendine derslerine çalışıyoruz. Ancak üniversite sınavı noktasında endişeliyim. Kesinlikle haklısınız. Üniversite sınavı öncesi çocuğu da zorlamayın. Yani inat uğruna şey yapmayın. En azından 12. sınıfta, 11. sınıfta, 12. sınıfta doktora götürün ve gerekiyorsa ilaç kullandırsın. Ama mesela ders, sizin yaptığınız iyi bir şey var. Bu, hani ders disiplinine alıştırmışsınız. Evde disiplin kurmuş. Ders çalışma alışkanlığı oturtulmuş. Yani bu çok güzel bir şey. Esas olması gereken şeylerden biri bu. Yani sadece ilaçla halledemezsin derken bunu kastediyorduk zaten. Bunun olması gerekiyor. Heyecan olur zaten bunlarda, çok olur arkadaşlar. VHB’lilerin, dikkat etsiz olanların, çocuklarının sınav performans kaygısı çok fazla olur. Zaten o da performansını iyice bozar. En azından performans kaygıları için terapi almaları da gerekir. Sadece ilaç değil. Bütünleme terapisi değildiği için fayda sağlar mı? Sağlar efendim. Ne kadar sağlar? Kişiden kişiye değişir ama sağlar. Maliyeti yararın analizini tekrar burada hatırlatıyorum arkadaşlar. Böyle bir tedavi var deyip de, verdiğinizde, verdiğiniz para öyle canınızı yakar ki, yüksek bir beklentisine girersiniz, o kadar alamadığınızda da sinirlenirsiniz. Arkadaşlar acaba çocuklarda mı var? Toplantıya giren, pardon. Çocuklar renk katıyorlar. Ne diyelim şimdi. Hocam İsmail Ağabey göğüslerde şişirik yapmıştı. Ha evet arkadaşlar onu yapabilir mesela İsmail Ağabey. Meresa, süperit, amul süperit. Bunlar prolaktin yüksekliği yapabiliyor. Prolaktin, göğüslerde süt gelmesi, adet düzen isteği falan yapabilir. Erkeklerde göğüsle büyüklüğü falan yapabilir. Öyle bir şey olursa onu değiştirmek gerekiyor. Onu yükseltmeyen ilaçlar da var arkadaşlar. Şisofreni tetikler mi? Tetiklemez. O başka bir şey. Şisofreni tetiklemez. Habikat eksili olanlar, travmayı tetikler mi? Evet. O kadar ekspres emasyonla yaşıyorlar ki, çok dayak yemeye, fiziksel travmaya, hatta işte o kadar cilveli falan gözüktükler için, vıcır vıcır gözüktükler için ve herkesle, kendilerine büyüklerle çok fazla irtibatı, çok çok geçtikleri için, aşırı özlüme sahibi oldukları için cinsel travmaya maruz kalma ihtimalleri daha mı fazla? Evet, daha fazla. Trafik kazası geçirme ihtimalleri daha fazla mı? Evet, daha fazla. Uyuşturucu maddeyle tanışmaları daha erken mi, daha ileri düzeyde mi? Evet, öyle. Ve onu tanışınca, onu tanışan ortamlarda cinsel travmaya, bilmem ne diye, yani ihmal travmasına zaten uğrarlardı. Cinsel ve fiziksel travmaya da daha çok uğrama ihtimalleri yüksek. Evet. Dikkat performansı ortamlarının üst sınırındaysa bu iyi bir şey. Yani dikkat performansı iyi bir şey demektir bu. Yani ille de ilaç kullanmayı gerektirmiyor yani. Bir de böyle hep ilaç, hep ilaçmış gibi falan veya şeyin suyuna ilaç katacak değiliz arkadaşlar. Ama ihtiyacı olanı vermemiz lazım. Çaya, çorbaya dikkat ilacı değil de, ihtiyacı olana dikkat ilacı diyoruz veya ilaç tedavisi diyoruz. Hani bir dozunu kaçırıyoruz. Ya hep tamamen kaçan bir grup oluyor, ihtiyacı olana bile kullandırtmayan ya da hemen her şeyi verelim de buradan kurtulalım falan diyen bir grup da oluyor. İkisi de doğru değil arkadaşlar. Orta yol. Gerektif olan, 5-6 yaşında görevliyce misyon tutmaksız zorlanıyorum, görevlendirme yapıyorum. Ancak yetmiyor. Başka neler yapılabilir? Bunları ön sıralara oturtabilirsiniz. Arada bir gelir geçerken, ellerinden başını şöyle elinize dokunur, geçerirsiniz. Ya geçerken yanında şu sırtına bir tık atar, geçersiniz falan, dikkat toplarsınız. Veya konuşmanın bir yerinde isminden bahsederek, dikkat etsek, yoğunlaştırmasını sağlayabilirsiniz. O, becerikli öğrencilerimiz onu çok iyi yapıyor, öğretmenlerimiz onu çok iyi yapıyorlar yani. Hakikaten meslekten gelen böyle, öğretmen gibi öğretmenler, çok becerikli oluyorlar. Bunları baş ediyorlar ama işte ne yapalım, hiçbir yere kapağı atamadık. Bir meslek, bir öğretmenliğe kapağı attık diyen öğretmenlerimiz de olabiliyor. Onlar da, hani sadece maaş, sonra dersten sonra kaçıp ek iş yapsam diyen öğretmenlerle de olmuyor yani. Aslında Türkiye’nin o yarasıdır zaten, büyük yarasıdır. Türkiye’nin o büyük yarasıdır. Nereden başlayayım şimdi, okuluya girdim mi, başlı başına bir alan. Öğretmenlik çok kutsal meslek ama, niye para vereceksin adamdan, işinize kadar para vermezsin, adam ek iş peşinde koşuyor. Kutsal meslek, kutsal meslek de, kutsallık karın doyurmuyor ki. Adam kendisi kadar, çocukları yetiştirebilecek kadar, kendisinin sosyal seviyeyi getirebilecek kadar bir ekonomik kazançları olmalı ki başka şeye yönelmesinler. Bunu vermezsen, onlar da hayatta, ayakta kalmak zorunda, başka iş yapıyorlar. Başka işler bu kadar iyi, boşuna öğretmenler bu işi nasıl yapabilsinler? Ya o da çok zor yani. Komple bir şey bu, toplu bir şey. Yani bir tarafı tek güzelterek veya sadece insanlardan, vatan milleti sakar ya, işte efendim bu kutsal meslek falan filan da, ya tamam da, yani karın doyurmakta. Çocuklar en azından, kendi çocuklarına en azından kendisi yetiştirebileceği kadar bir şeyleri kazanmalı bu insanlar yani. Her meslek bunun için geçerli bu. Öğretmenler için daha da geçerli tabii. Pardon efendim. Ben de sohbeti, bak özür dilerim. Kaçırdım. Pardon. Evet. Medikinet kullanıyoruz, 6. sınıftaki kızıma diyor. Hani burada yaz tatilinde, çok ileri uykuda olmayanlar için doktorların önermesi kaydıyla yaz ilaç tatili yapılabiliyor. Yani stimlan anlamında yapılabilir de, hani hiperaktivite ilaçları için veya antipsikotiler için yapılmaz. Ama hani doz azaltması gibi seçenekler değerlendirilebiliyor. İhtiyaçsa fazlalık diye bir şey yok arkadaşlar. Hangi tahliller yaptırılmalı arkadaşlar? Burada hangi tahlil dediğimiz, kalp sorunu falan yoksa çocuklarda, kalp sorunu yoksa büyük sıkıntı oluşmuyor arkadaşlar. Veya epilepsisi yoksa büyük sorun oluşmuyor. Yani bir sağlık sorunu yoksa ve kalp sorunu yoksa oldukça güvenli bu. Okçuluk kursuna gidiyor, falan hiç fena olmaz. Hatta tavsiye bile ederim de, inşallah o hiperaktiviteyle o dörtte kontrolü oku başka yerde kullanmazsa, kesinlikle okçuluk dikkat gerektiren bir şey, faydalı da olur yani. Onun için mesela DHPçi öğrencim için katıldım. İlaç kullanmıyor, sürekli uyuştum, hocam bıraktım dedi. Dört yüz elli kişi de çok fazla yerinde durmuyor, ben ne yapabilirim? Saim Hanım şimdi, ailesiyle görüşmek gerekiyor. Yani on ikinci sınıf bu çocuk. İlaç bırakırsa iyi bir yere kazanamayacağını şimdi söyleyebilirim yani. En azından zekasını alıp bir yere kazanamaz. DHP’li çocukların yapabileceği en büyük başarılı ilaç gerçekten DHP ise IQ’sunun yirmi porno altıdır. Üst kök IQ’su yüz yirmi IQ bir yere kazanır. İlaç tedavisi, eğitim altı dönemde, stimülant ağırlıklı eğitimi almadığı dönemde antidepresan ya da diğer ilaçlar ağırlıklı devam edebilir. Ölünce kadar kullanacak diye bir şey yok. DHP ile başa çıkmaya dair eğitim programları var arkadaşlar. Erişkinlerde DHP ile başa çıkmak, DHP’yi yenmek diye kendini tanıma, artılarını görmeye, eksilerini fark etme, artılarından yararlanma, eksilerini giderme ile ilgili terapiler var. Onlardan fayda görürler. İlla da tedavi sadece ilaç değil. Mesela spor, çocuklarda en azından ilaç kadar etkili. Bir müzik enstrümanı çalmak, hem sosyal komisyeni engelleme, hem ince motor becerileri geliştirme, duygu, düşünce, motor koordinasyonu sağlama açısından ilaç gibi önemli. İlaçlar yanında gıda takviyeleri de önemli. Hepsinin önemi biyolitik, sosyalitik, ailenin tutumları. Hepsinin önemi var ama şu ölçüde ama bu ölçüde. Hızlı okuma koşusundan fayda sağlamı? Mutlaka sağlam. Evde alarm ve kum saati kullanmak disipline faydalı olduğunu? Mutlaka. Kaynak kitap var mı psiko eğitim açısından? Arkadaşlar Türkçe yazılmış epey bir arkadaşımızın kitabı var. Yani Sabri Hocanın var. Şimdi birden aklıma gelmedi. Diğerlerine haksızlık etmek istemem. Epey bir Türkçe kitap var. Hatta ben bile kitap yazdım. Ders başarısında dikkatli ilaçlar, epilepsi yapar mı? Epilepsi yapmaz da epilepsi olanlar da dikkatli kullanılır. Öyle gelin epilepsi yapmaz. Tavsiye ediyoruz. Ders başarısında sorun yok fakat hareket olarak hiç oturamıyor. Sürekli hareket halindeyse bir sorun olamıyor. Çocuk zeki olduğu için yırtıyordur. Çok zeki çocuklar ders başarısında sorun yaşamıyorlar ama çok hareketli oluyorlar. O da eğitim eğitime benzemediği için. Bir şey söyleyeceğim yine. Politik laf gibi algılanacak ama. Milliyetimde herkese 8-10 verdikleri için teşekkür almayan yok gibi takdir çoğu alıyor. Yani bizim zamanımızda ve eskiye göre çok değişti. Yani ben anlamıyorum. Herkes 80-90’ymüş. Çocuk 90 alıyor, yerlere yatıyor derdinden. Yahu diyorum 90 bizim zamanımızda hiç kimse alamazdı yani. Yani bir şeyler değişti. Ben tam kestiremiyorum. Öğretmenlerimiz bu işi daha iyi bilir mutlaka da. Hani bu kadar çok yüksek, bu an yerine verilen bir yerde çocuğun benim başarıyla dikkat sorunu yok falan demek. Vallahi hani bu şeyle ilgili yani. O eğitim sistemiyle nereye varacağımızı bilmiyoruz yani. Bu PISA testlerinde çıkan sonuçları görüyoruz yani. Herkes 90-100, 90-100. Okul başarı ortalamalar alın bakın. PISA testinde bilmem kaçıncı çıkıyoruz. Matematikte 3 net, 5 net, 40 net derler. Nasıl oluyor bu? 100 alıyor, çocuklar 80-90-70 alıyor, 50 alıyor. Geçmiyor. Kaçsa artık? Kinetik seka ile karakter arası fark nedir? Evet, çok teknik bir soru. Bunu atlayalım isterseniz. 4 yaşındaki kızıma psikolog seka testi yaptı. Bana yazarsanız Hasanerken bitiş kahveleri, küçük harflerle, gmail’e yazarsanız gmail.com’a, Hasanerken et gmail.com’a, bu sorunun cevabını oraya yazıyıp fazla üze. Neuromotriş, nörozan gibi takviyeler hakkında ne düşünüyorsunuz? Litalin’de kullanılabilir arkadaşlar, bu tür gıdalar. Soğuk oluşturmaz. D2 testi güvenilir mi hocam? Bağışlayın ama çocuk psikiyatrisi olmadığım için D2 testini bilemiyorum. Biraz detaylı bilgi verirseniz ya da bana yazarsanız araştırırız size yazarım cevabını. Ben tanınma için klinik muayene esastır diyorum. Tırbayin testini uyguluyorum veya MOX’u uyguluyorum. Kinetik lafı biraz tıbbi bir kelime olmadığı için, hiperaktiviten normalin çok üstünde. Erkek çocuklarına göre daha hareketli olduğunu doğrudur. Ama orada MOXO testinin güzel bir tarafı var, ortalamaları da veriyor. Yaş kurum ortalamaları da veriyor. Bu yönüyle güzel bir test. Ben bu konuşmayı yaptığım için MOXO firmasından ücret falan alıyor diye yanlış anlaşılmasın. Yağmur Hanım da düzeltirse, söylediğimi doğrularsa ben de olurum. Her bir şey iyi diyorsam iyi olduğuna inandığım için söylüyorum. O iki ortalamalar ne veriyor? Şöyle, hocamız dediğimiz gibi bize seminer amaçlı, bilgilendirme amaçlı, ücretsiz, tamamen gönül esasıyla kendisi veriyor eğitimleri. Öncelikle onu söyleyeyim. MOXO da hocamızın dediği gibi, bir sorun varsa sorunu gösteriyor ve şiddetini de gösteriyor. Hocamızın da ifade ettiği gibi. Neyse o, bu tanı yalansa bile, hani böyle söylüyor ya, bu tanı yalan falan diyor. Yalansa bile Türkiye ortalaması da geliyor. Yalan yalan ortalamayı veriyor. Çocuklarımız da o ortalamaya göre sınava girdiği için ortada bir yalan yok yani. Tersinden bir yaklaşım oldu ama Türkiye ortalamasına göre, o Türkiye’de ortalamanın da daha çok dikkati bozuk diyor o çocuğa. Evet, kendi yaşta. Tabii, tanıyı bir kenara atın. Bu ortalama ile birlikte o sınıftakiler de sınava girecek. O zaman başarısı da daha düşük olacak, dikkati çok yüksektir. Tanıyı bir kenara bırakın. İnternetin süresini kaçırıyorum. Eğitim danışmanlarıyla, öğretmenlerimizle, pederecilerimizle konuşmamız lazım. Yani 6. sınıf çocuğu, 7. sınıf çocuğu, 8. sınıf çocuğu, 9. sınıf çocuğu, 10. sınıf çocuğu, 11. sınıf çocuğu, 12. sınıf çocuğu, internet veya oyunu ayıracağımız zaman vakitleri, hafta içi, hafta sonlarını onlarla ayarlamak lazım. Hani işte bu sosyal çalışmacı, psikolog, pederacı bunun için şey, hepsi doktorun yapacağı şeyler değil, zaten başarabileceği şeyler değil. Öyle büyük bir sorun ki biz onunla savaşırken cüce kalıyoruz yani. Anca bir ekiple savaşıyoruz. Evet. İnternetin süresi konusunda kişiden kişiye değişiyor arkadaşlar. Hocam bir sorum vardı da. Evet. Sorabilir miyim? Buyurun efendim, buyurun. Hocam ben şu an aile danışmanlığı, süpervizyon eğitimi alıyorum da hocamız psikolog, yani klinik psikolog olduğu için biraz ilaçlar konusunda yeterli olmuyor. Danışanlar da anamnezi aldığımda bazı ilaç türlerini alıyor. Bazı ilaç türlerini araştırıp gelmiş oluyorlar. Benim sorum şuydu hocam, özellikle bu dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğunda Risperdal ile Rileptid’in hani ters bir dopamin etkisi, birinin, baskılayıcı birinin geri alım inhibitörü olduğu. Aynen hocam, mesela Risperdal… Risperdal ile Rileptid aynı efendim. Risperdal ile Rileptid aynı, firma ismi değişik. İçindeki madde Risperdal. Dopamin blokajı yapıyor. Pardon hocam, şeyi soracaktım. Çünkü bir danışanımız şöyle geldi. Pardon, yanlış söyledim. Risperdal kullanmış ama çok yoğun doz aldığı için Ritalin yazıyor. Ritalin. Yani tersine etki eden. Evet. Tabii tabii. Yani… Onun için zaten bu çocuklarda antipsikotik Risperdal. Yani gece yatarken verilir, küçük dozda verilir. Sabah verilmesi gerekirse çok daha küçük doz tercih edilir. Gece dozu yüksek doz olur. Dikkati bozmayacak dozda ayarlanan, yemeğinin tuzunu ayarlamak gibi yapılır. Evet, şunu ben merak ettim. Tersine etki eden ilaçları neden yazıyorlar? Zaten biri dopamini baskılayacak, biri yükseltecek. Yani bu da acaba reseptör çeşitleriyle mi alakalı? Mesela B1, B2? Yok. Şöyle, antipsikotikler dopamin blokajı yapar. İmilanlar blokaj yapmaz. Sinaptik kavşakta dopamin taşınmasını kolaylaştırır. İkisi farklı dopamin etkilerler ama farklı mekanizma rağmen etkiliyorlar. Birisi gündüz istenen bir özelliktir, dikkatin toplu olması. Gece uyurken dikkatin değişiyor. Ritalin mesela, aynen. Sabahtan alıp yarım saat sonra… Mesela Ritalin’i gece verirseniz aslında uyuyamaz, mahvedersiniz. Aynen. Zaten sabah Ritalin alıyormuş 10 mg hocam. Bir de Risperdal 2 mg alıyor. Yani çok ters etkiler gösteren bir ilaç. Sabah Ritalin alıyormuş, akşam uyumadan önce 9 mg gibi. Öyle verilir. Evet hocam, yaşı 20. Evet. Verilir. Verilir efendim, böyle verilir. Bu şekilde kullanılıyor. Böyle verilir zaten. Doğrusu bu. Doğru yani. Hocam ters etkildiği için, aile bize soruyor ama biz psikiyatri alanında olmadığımız için ilaçlar hakkında çok konuşmayı da önermiyoruz ama yine de tabii aileler de biraz şüpheci yaklaşıyor. Yani biraz açıklama istiyorlar tabii. Biz de öğrendiğimiz kadarını aktarmaya çalışıyoruz. Aslında klinik psikoloji eğitimleri verilirken psikofarmakoloji eğitimleri de verilmeli yani. Yani nedir, ne değildir, tanıtım anlamında almalı insanlar, yoksa o insanlarla karşılaşıyorlar. Haliyle doktorlar devlet hastanesi gibi 5 dakikada bir hasta bakma, 10 dakikada hasta bakmak zorunda. Niye, nasıl, ne olacak? Doktor veriyor ilacı, veriyor. Aynen hocam, kesinlikle. Ben de o konuda klinik, yani psikiyatriyi öneriyorum. En azından bir saat bir anlatımla çok daha etkili oluyor. Yani neresinden düzelteceksin ki sistemi? Yani şimdi deyince yine siyasetle veya politikayla müdahale ediliyormuş gibi. Ya bu 20 dakikada bir de yetişkin bir hasta, 20 dakika yetişkin, o çocuğa çarpı iki süre gerekir yani. Yani yarım saatten 40 dakikadan erken bir çocuğa bakabilmek mümkün değil yani. Böyle bir şey mümkün değil. Ha, DHB’si hemen tanırsın falan ama yanında başka şeyler varsa tanımam mümkün değil. Ve tanıdık, onları anlatabilmen lazım. Şu ilacı vereceğim, şu olacak, bu olacak, şunu yapacak, bunu yapacak. Ben çaresizlikten cep telefonu veriyorum hastalara. Ben diyorum, beklemediğimiz yana küçük hastalara, sohbetimizde, acılı. Beni arayın diyorum. Çünkü o kadar yani bu insanların en değerli, mutlu, değerli çocukları. Yani kendisi de değerli insanları, bu çocukları kendinden daha değerli insanlardır. Doğal olarak, herkes de. Hepimiz için böyle. Bir ilaç veriyorsun, ne oldu? Çocuk böyle acayip oluyor, kas katı kesiliyor, kimisi böyle fazla uyuyor, kimisi biraz, yahu hocam büyük, salak gibi olur falan diyor, böyle neşesi kesildi, ne olacak falan diyor. Yani muazzam etkileniyor. Bu insanların farklar yaratması lazım. Efendim? Başka biri seslendi herhalde hocam. Ben yani özellikle bazı veliler bilinçli yaklaşmak istiyor, araştırıp geliyorlar. Ama eksik bilgi de onları daha tedirgin ediyor. Zaten hani bu ilaçları işte zıt etkiliyor, vermesek mi? Hocam ritalin bağımlılık yapıyor, vermesek mi? Yani bu aslında bize sorulacak bir soru da değil. Psikiyatrle beraber hareket etmelerini öneriyorum. Ama hani psikiyatrlara karşı bile bir güvensizliği var. Aslında biraz ailenin kendisinde bir sorun olduğunu ben daha çok düşünüyorum. Zaten o yüzden aile danışmanlığı alanında devam ediyoruz. Bir bütün cür yaklaşım çok önemli yani bu konuda. Aileler zaten önce bir güven duyacak ki çocuğuna ritalini kullandıralım. Veya Risperdal, o zaman işte benim çocuğum zombi gibi oluyor. Zombi gibi olunca ritalin yazıyorlar. Geri bir kendine geliyor. Hocam o zaman neden ikisini ayrı ayrı yazıyorlar, bilginiz var mı? Yani böyle şeylerle karşılaşıyoruz. Sağlık hizmetine yararlanma, yararlanabilme. Bu da ekonomik güçle alakalı artık. Şimdi Türkiye’de giderim ona dönmüş. Hani gidip birisinin, bu tıbbı bilen birisinin, o ilaçları bilen birisinin onları ikna edecek kadar vakit ayırması lazım. En azından çoğunluğunu ikna edecek kadar. Herkes ikna edilemez zaten. Çoğunluğunu ikna edecek kadar veya yeterince bilgi verilmesi lazım. Gerçekten zor bir durum. Evet hocam çünkü danışanda süreklilik de önemli. Kaçıyorlar. Yani belli bir o şeyi de tutmak gerekiyor danışanları. Hocam bir etkiyi aç. Terapi sürecini de tutabilmek gerekiyor. Evet mutlaka. Yoksa bir iki ay geliyor, hiçbir etki görmedim deyip gidiyor. Yani etki görüyor, aa bu çok kötü, beni dinlemeden yazdı. Zaten bazı şeyler, ilaçlar üzerinden az önce söylediğiniz gibi ilaçların etkilerine bağlı tanımlama bile yapılıyor. Zaten dediğiniz gibi mesela Risperdal yazılıyor. Yani birkaç danışandan bildiğim. Bazılarını da rilettit. İkisi de dikkate eksikliği konusunda geliyor. Biri aşırı dopamin yüksekliğine bağlı, biri düşüklüğüne bağlı, anksiyete ile bağlı bir hiperaktivitesi, huzursuz bacak vs. yaşıyor. Yani diyor ki ona neden aynı teşhis varken bana bu yazıldı, bana neden Atax yazıldı. Öteki diyor bana neden Risperdal, ona niye rilettit. Yani bunları açıklamak gerçekten çok zor oluyor. O sizin alanınız değil, enis doktoruna sorun, çıkın çünkü çıkamazsınız işin içinden. Evet hocam öyle diyorum, öyle olunca da biz kötü durumda oluyoruz. Yani işte açıklamak istemeyen, sanki bilgi saklayan insanlar gibi oluyor. Öbür türlü de alanınızın dışına çıkarsınız, alanınızın dışına çıkarsınız. O yüzden ben hep aktaran oluyorum. Yani şu hocamdan öğrendiğime göre böyle ama siz yine de bir danışın diyorum kendi doktorunuza. Yani devlete gittikleri için dediğiniz gibi… Abim, sofoklasa soruyorlar. Sofoklasa soruyorlar, bir şey biliyor, hiçbir şey bilmiyorsa bildiğim bir şey var, o da haddim diyor yani. Yani hakikaten ben bir yere kadar geliyor ya arkadaşım, gidip bir doktor, hekimimize soru diyorlar. Ben de psikiyatristim, o da psikiyatristim. Psikiyatrist bunu verdiğine göre bazı şeyler görmüş olması lazım. Durup dururken bunu vermez. Sizin bana anlatmanınız, onun gördüğü ya onu anlattığınız bir şey var ki bu ilacı vermiş diyorum. Evet hocam, kesinlikle süreyle alakalı bir durum. Onlara ilgi yeterli gelmiyor devlet hastanelerinde aldıkları. Evet. Bir sorumuz var şurada. Teşekkür ediyorum Fatma Hanım katkılarınız için. Medikinet 40 konserdenin 72’ne değil de 52’si 54’üne denk. Öyle kabul ediliyor arkadaşlar. Test değerleri kaç çıkarsa normal kabul edilir. Valla Moksud’a o yazıyor zaten. Ama Turgay’ı soruyorsanız, 9’da 5 veya 6, 2 veya 3 üzeri ise ilk 9 soruda ve ikinci 9 soruda. 9’da 5 veya 6’sı 2 veya üzerinde ise mutlaka psikiyatr da gidin diyoruz. Üçüncü testin birincisi dikkat eksik, ikinci hiperaklite. Arkadaki 18 soru davranış bozukluğu oldu. 18 puan üzerinde ise mutlaka bir psikiyatra danışın deniyor. Evet, test değerleri kaç çıkardı? Testleri ne kadar sıklıkla yaptırmak gerekiyor? Arkadaşlar sadece ilaç etkili oldu mu olmadı mı? Biz kime diyoruz etkili oldu mu, kime olmadı mı? Bir grup hastamız diyor ki yani mesela 100 üzerinden yarısı gitmiş. Hiçbir şey gitti, iyileşmedi diyor. Biz de not alıyoruz. Şu iyileşti mi? O biraz iyileşti. Şu kayboldu, şu azaldı, şu. Ama hiç iyileşmedi dediğiniz diyorum. Ama sorgulayınca yarıya yakını kaybolmuş mesela. O zaman mesela dozunu bir miktar ayarladığımızda geri kalan da iyileşecek. Ama evvelinlerin veya hastalarımızın bazı beklentileri oluyor. Hani hiçbir şey iyileşmedi, daha iyi ilaç versinler falan. Hani hemen düzeni versin. Şimdi böyle deyince eldeki iyiliği de kaybediyoruz. O zaman ilacı değiştiriyoruz biz. Başka ilaç diyoruz, al sana bakalım. Sistem tekrar başlıyor. Çünkü bir ilacı etkili olması için 3 hafta, 1 ay, 1,5 ay etki beklememiz gerekiyor. Halbuki önceki ilaçtan biraz faydalandı ama şundan şunların geçtiği, şunlar da geçmedi veya az geçti dese onun üzerinden bir ayarlamayla çok daha hızlı tedavi neticeyi elde edebilecekken onun için biz artık tecrübeyle yazıyoruz şikayette. Şu nasıl oldu, bu nasıl oldu, bu nasıl oldu, bu nasıl oldu? Bak hiç iyileşmedi demiştin ama bak şunlar değişmiş. Ama şu var hala. O zaman şöyle de. Şunlar şunlar geçti, şu duruyor. O zaman biz onun üzerinde yoğunlaşabilelim. İlaçla yapabileceğimiz varsa veya davranış değişikleri veya terapiyle yapabileceğimiz bir şey varsa onu yapalım diyoruz. Evet, Turgay testi için ilk 9 soruda 5 veya 6’sı 2 veya 3’se, 2. 9 soruda 5 veya 6’sı 2 veya 3’se, testin 3. kısmında da toplam 18 veya 21’in üzeri veya 21’in üzeri yeseneli psikiyatre danışmayı tavsiye ediyoruz. Arkadaşlar Turgay testini değerlendirmesini Google’a yazdığınızda çıkıyor bunların hepsi net bir şekilde çıkıyor. Google 2 var yani. Konserden konser tamı aynısı arkadaşlar. Firması farklı sadece. Hocam bir şey sorabilir miyim? İsminiz efendim? İyi akşamlar hocam. Adım Nurşen hocam. Nurşen Hanım buyurun. Az önce yazılı olarak da ifade etmiştim ama herhalde cevap verirken bir ara çocuğum konuşuyordu, tam anlamamış olabilirim. Bir de mesajın devamını yazmıştım ama çok parça oldu. Ben kendim sözel olarak ifade etmek istedim. Hocam çocuğum 11 yaşında 35 kilo demiştim. Konserta şu an 54 ama yeni 36’la bir iniş yaptık. Strettere 40 kullanıyor. Rexapin 2.5, yeni de Selektra’yı yeni başladık hocam. Öncesinde biz zisperden, ilk zaten zisper, şu an 6. sınıf ama 2. sınıfta biz zisperdal kullanıyorduk. Hani uzun bir zamanda kullandık. Sonra hani ben göğüslerde biraz şiştik fark edince İgnis’e döndük. Zisperdal hani şey prolaktinleri yükseklik vardı. Doğru yapmış doktorunuz, güzel yapmış. Yani o zamanlar hap yutamadığı için Medikinet içiyorduk hocam. Medikineti de açarak 30’dan 40’a geçtiğinde, kilosu da o zaman 39-40 gibiydi ama hani dozu arttırınca kilosu düştü, 35’e falan düştü. Yani Medikinet 30’dan 40’a geçtiğinde davranışlarında baya bir düzelme hissettik. Ama okulda bir iki davranış problemi olunca ille özele gitmemiz noktasında böyle bir şey olunca biz tekrar hani özelde bir çocuk psikiyatriye gittik. Hocam orada da biz şimdi konsertaya sonradan hap yutabilmeye başladı, konsertaya geçtik. Ama Strettera’yı hani bizim yapılan testede dikkat, hani okuldan alınan bilgiler, işte bizden tekrar alınan bilgiler, dikkat eksikliğinin devam ettiği yönündeydi. Strettera başladı ek olarak doktorumuz. Konserde 72’le denk geliyor demişti Medikinet’in hani 40’lı. Hani dos çok yüksek, hani bu da bazen çocuklarda sinirlilik yapabilir demişti. 54’le geçiş yapmıştık, şimdi Strettera 40’ı kullanmaya devam ediyoruz. Ve Reksap’in 2,5’lık. Şimdi İGNİS’ten hani davranışlarda sıkıntı olunca biz İGNİS’i bırakıp Reksap’in 2,5’lığa döndük. O zaman doktorunuz iyi bir doktor, kimse söyleyip beni tebrik ederim dedin. Gerçekten yapmaması gereken her şeyi yapıyor doktorunuz. Onun peşini bırakmayın. Tamam mı? Bu kilo okuruz çocuk zayıfladı şu an değil mi? Sizin yanlış anladığınızla. Reksap’in de o zaman iyi tercih etmiş. Hakikaten doktorunuz iyi doktormuş bak. Tamam mı efendim? Onun peşini bırakın. Kolay kolay. Yani çocuğun özgüvensiz, hani hiperaktiviteden ziyade, hani sınıfta kendini ifade etmedi, soru sorulma, çok kısık sesle konuşuyor, bir şeye cevap verirken ifade ediyor. Hep öyle zannedilir zaten. Bir zaman sonra bu sosyal bir çirkinlik başlamış çocuğunuzla. Yani DHB’liler de yaş büyüdükçe, yıllar geçtikçe içe kapanma, toplumdan kaçmaya kadar varabilen davranışlar görülebileceği gibi okuldan uzaklaşman suça yönel davranışlar görülebiliyor. Yani biyolojik zemin belirliyor bunu. Ne yapabiliriz hocam? Yani sporu yönlendirme noktasında bir öneriniz olur mu? Kesinlikle bir tane spor. Kesinlikle bir tane spordan ve bir müzik aletini şiddetle tavsiye ederim çocuğunuza. Hocam müzik… Ve gıda takviyesi. Özellikle çinko içeren, mayonezin içeren veya fosfatidin serin veya sitikolunu içeren. Şeyleri kesinlikle tavsiye ederim. Hocam müzik dalıyla da alakalı bir şey yönlendirdik. Orada da hani öğretmeniyle sorun yaşadığı hani müzikal hani belki bir ilaç değişimi zamanına denk geldik muhtemelen. Ve orada da öğretmeninin olmaması gereken bir şekilde bir hani problem yaşadık ve kursu bırakmak zorunda kaldık. Hani bir daha tekrar böyle bir şeye adım atmaya korktuk işin açıkçası. Hani davranışlarda… Öyle bir öğretmeniyle falan hani ilgilenip, önceden bilgilendirip bir tane müzik aletini çalmak ona uzun vadede hele hele ergenlikten sonra falan önünü açacak, sosyal fobisini kıracak toplumda arkadaşlarının önünde önünü açacak bir şey olur. Yani bir tane müzik aletini çok iyi iknalan bir tane spordalı da sertifikalı olan birisi akranlar arasında direkt öne geçer. Yani bu mesela uzun vadede on beş yaşında çocuğunuza yapabileceğiniz en güzel hizmetlerden biri bu olur efendim. Yani tekrar müziği öneriyor musunuz? Kesinlikle öneriyorum efendim. Kopamadığında hocam çok sinirleniyor, agresif böyle… Bateri çalsın efendim, bateri. Böyle çok ince müzik şeyi gerekmiyor ama en azından teşehir duygusunu geliştirir. Ritim duygusunu geliştirir. Hani çok duyduğu şeyleri sevebilirler mesela. Bateri de olabilir yani. Önemli değil, herhangi bir müzik. Ama ısrarcı olacak. Teşekkür ederim. Son bir şey sormak istiyorum hocam. Şimdi disiplin, evde disipline etmemizi önerdiniz. Çok teşekkür ediyorum. Bu ev noktasında işime yarayacak. Ama disipline ederken bazen şöyle diyelim, çocuklar okuldan geç geliyorlar, dışarıda hava güzelse oynamak istiyorlar. Ve eve geldiğinde de saati kontrol etmede sorun yaşıyoruz. Hani çocuklara şunu mu demeliyiz? Önce ödevler yapılıp sonra mı dışarı çıkılmalı? Evet. Mesela bitirilebilecek kadar ödevse ki öyle olmalı zaten doğrusu. Ödevini bitir, oynamak serbest. Gel bir yardım edeyim, hadi beraber yapalım. Yardım da edeyim sana ama bitir öyle çık. Çünkü geri dönüşünde sorun yaşıyorsanız, geldiğinde tekrar disiplin etmekte zorlanıyorsanız, nasıl ödevini bitirdikten sonra onlara izin veriyorsak, oyuna da öyle izin verebiliriz. Tabii yazılışın nedir bu şu anda? Hava çabuk yapıyor ve arkadaşlarını dışarıda gördüğünde, evinin yanında Saha var, diyor ki hani herkes gidecek, dağılacak, sonra beni aralarına almayacaklar deyip, hani beni o yönden vuruyor, ben de çocukları… Önce söyleyeyim efendim, yani çocukları akşam karanlıktan sonra çocuğunuzu dışarı göndermeniz saçmalık. Evet. Yani başkası gönderiyorsa yanlış yapıyorum. Herkes yapıyor deyince yanlış yapmanıza gerek yok. Akşam karanlık olduğunda on bir yaşlı çocuk. Akşamı dinleyeceğim hocam, dün bir vakit. Hani çocuklar dışarıda şimdi çıkamazsam daha çıkamayacağım diyor. Onu ayarlarsın, söz alırsın bir şey yapar, yarım saatte ne dersin? Bir ödevlerini önceden yaparsın. Bir şekilde bir çözüm bulunur. Ama bunu tabii eğitimci, hani sosyal hizmet tutmanları bunun için var, pedereciler bunun için var. Tamam, teşekkür ederim. Hepsinde tam şey yapamıyoruz, bireysel olarak oturup görüşmek gerekiyor. Biz de terzi dikim öneri yapıldığı için hani genel hatlarını söyleyebiliyoruz ancak. Peki şunu en son olarak sorsam hocam, şimdi ilaçları kullanıyoruz ama bunun hani genel olarak sorsam, hani belli bir zamanı var mı? Mesela işte şu kadar yılda hani işte iyileşen ya da işte ergenliğe kadar hani bayağı hasta da düzenli oluyor. Ömür boyu mu? Yok, eğitim hayatı bittiğine kadar stimulan ağırlıklı. Eğitim hayatı bittikten sonra stimulan değil de diğer grup özellikle dopaminerjiyle dopam üzerinden veya dopaminatı serotonin üzerinden giden antep esanlar veya modafinil gibi stimulan benzeri beyinde kanınlanma yapan ilaçlar veya gıda takviyeleri, mesela bazı gıda takviyeleri de neredeyse ilaç kadar etkileyen. Içinde kullanılan maddeye göre. E bu alanda muazzam bilgi birikimi var ama muazzam yeni ııı gıda takviyeleri işin içine göre epey de bir takviye denir. Önük verebilir misiniz hocam? Neyi kastettiğinizi? Balık yağı. Balık yağı efendim. Ilk başta balık. Evet. Hiçbir şey yoksa ilk başta balık yağı. Bunun alfabenin başlangıcı bu. Diğeri de gıda takviyesi dediğimiz işte manezyum çinko içeren gıdalar. Mesela sabah kahvaltısının aksatılmaması. Biyolik bir düzenlenmesi, sosyal iklim düzenlenmesi. Peki efendim. Çok teşekkür ederim hocam. Iıı Nursel Hanım’ıma bayağı söz hakkı verdik. Iıı hocam sizin de çok vaktinizi almayalım. Zamanınızı da değerli zamanınızı da bayağı bir aldık. Dilan Hanım bir soru sormak istemiş. Ona da söz hakkı verelim son olarak. Ondan sonra da sizin size müsaadenizi isteyelim. Bir de Berkay, M Berkay, bir de Dilan Hanım. Ikisi soru sorabilir. Onun dışında ııı devam edelim. Ikisini ben aldım. Merhaba hocam ben Berkay. Evet buyurun Berkay. Hocam benim çocuk ııı üç sene önce de şey aldı. Tanız aldı. Ilaçları kullandık. Bu sene ilkokul birinci sınıfa gidiyor. Ben ııı şimdi ilaçları kullanıyorum. Okula başladığı için öğretmenine hele ilaçları kullandığını söylemedim. Hani gidişatı nasıl diye okulda arkadaşıyla, öğretmeniyle, dersleriyle nasıl diye öğretmenine demedim. Öğretmenine söylemem gerekiyor mu? Söylemeyeyim mi? Yani sorun olmadıkça sorun yok. Hani sorun bir sorun olursa söylersiniz hani öğretmeni eğitimliği, pedagoji formasyonu çok iyi aldıysa söyleyebilirsin ama hepsi öyle almamış olabiliyor. Çocuğu damgalanmasına da kolay bir yol açabiliyor. Hani bir o tür bir sorun ortaya çıktığında tabii ki söylemelisiniz yani. Tamam şu ana kadar bir sorun çıkmadı söylemedim. Onun için bir de bir şey sorum yine var. Benim çocuk eve girince sürekli elini sallıyor. Sürekli el sallama şeyin etki geçiyor. Onu günlük rutin yapıyor. Onu çocukluktan başladı, doğduğundan işte gezmeye başladı. O dönemden başladı hale günlük her gün o rutini yapması gerekiyor. Yaptırmadığım zaman ağlıyor. Ben onu yapmak istiyorum. Kaç yaşında çocuğunuz efendim? Yedi yaşında hocam. Çocuk psikiyatrisi mutlaka görsün efendim. Hocam götürdüm onu söyledim, filmlerini gösterdim. Doktor da dedi ki çocuk oyun oynuyor. Ama sürekli yaptığı için ağzından da sesler çıkardığı için bu sefer benim de psikolojim bozuluyor. Çünkü uzatıyor. Bayağı uzun süredir oynuyor. Yani hani ııı bu otistik belirtiye benziyor efendim. Ama her belirti gösteren öyle olacak anlamına gelmiyor. Tamam. Hani çocuğun başka da başka bir problemi yoksa onu yaparken mesela siz sözü sözel iletişime geçtiğinizde veya yanına durduğunuzda size uyuyor ve onu bırakıyorsa sorun yok ama siz bütün iletişime geçme girişimlerinize rağmen tamamen kopuk bir şekilde bunları yapıyorsa o zaman böyle yaptığını doktorunuza söyleyin. Çocuk psikiyatrisleri onu şey ediyorlar. Oldu mu efendim? Tamam hocam. Zaten onu bazen şey videoya alırken hemen ellerini durduruyor. Sen beni diyor şey alıyorsun diyor video çekiyorsun beni. Iyi bu iyi bir şey ya bu iyi işaret. Yani korku kopmamış demek ki ortamdan. Bir de hocam onu da söyleyeyim. Iıı ben Risperdal’la ritalin kullanıyoruz. Sabahları ritalini kullanıyoruz. Yarın bir de öğlende yarısını kullanıyoruz. Akşamları da Risperdal kullanıyorum. Bu uygun mu acaba? Doğru mudur? Uygun uygun. Doğru. Doktorunuz doğru yapmış. Doktorunuza sorun. Doğru da yapmış yani. Tamam. Ben ııı bağışlamayı rica edeceğim. Tamam teşekkür ederiz hocam. Eee çok teşekkür ediyoruz hocam. Çok sağ olun. Değerli vaktinizi ayırdınız bize değerli bilgiler aktardınız. Iıı faydalı olacak. Çok sağ olun. Herkese de çok teşekkür ederiz. Katılan herkese. Iyi akşamlar diliyoruz. Teşekkürler hocam. Hocam çok teşekkürler. Sizlere teşekkür ediyoruz. Hocam. Teşekkür ederim. Çok teşekkürler. Emeğinize sağlık.
Başka hangi objektif online test size 20 dakikada dikkat eksikliğiniz var mı cevabını verir , varsa ne düzeyde olduğunu , görsel mi işitsel mi çeldiricilerle bozulduğunu söyleyebilir.
Moxo Dikkat Testi UygulayıcısıDanışanımı daha ilk seansta ayrıntılı tanımama yardımcı olup grafiği paylaşmak güven ilişkisini geliştiriyor.
Moxo Dikkat Testi UygulayıcısıÇok deneyimliyim tanıyı klinikle koymuş bile olsam Moxo ile de teyit edip aileyi tedaviye ikna etmede faydalanıyorum.
Moxo Dikkat Testi UygulayıcısıBu test bize tüm frontal lob yürütücü işlevlerini 20 dakikada önümüze seriyor; ayırıcı tanı için çok faydalı Rakam veya harf bilme bile gerektirmediğinden yurtdışından gelen ve diğer testleri yapamadığımız hastalarımıza kullanıyor ve çok fayda görüyoruz.
Moxo Dikkat Testi UygulayıcısıAileleri tanıya ve ardından tedaviye ikna etmede zorlanınca Moxo grafik dökümü bana çok yardımcı oluyor.
Moxo Dikkat Testi UygulayıcısıBilgisayarda test yapılırken danışanı izlemek bile bana çok önemli tanı ipuçları veriyor.
Moxo Dikkat Testi Uygulayıcısı